Kaya: Genç siyasetçilerin önünü açın

14 Mayıs 2023’te yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimleri öncesinde siyasi partilerin seçim çalışmaları tüm hızıyla sürüyor.

39 ilçeli megakent İstanbul’un en büyük ilçelerinden biri olan Küçükçekmece’de DEVA Partisi İlçe Başkanı Yardımcılığı görevini yürüten Kamuran Kaya, geçtiğimiz günlerde görevini devretti ve DEVA Partisi İstanbul 3. Bölge Milletvekili Aday Adayı olduğunu duyurdu. Kaya seçimlere 2 aydan kısa bir süre kala yaptığı saha çalışmaları ve Türkiye’deki sıcak siyasi gündemle ilgili gazetemize konuk olarak İmtiyaz Sahibimiz Celal Karaali ile samimi bir sohbet gerçekleştirdi.

C.K: Neden siyaset, neden Deva?

K.K: Kendimiz için değil tabi ki. Bu memleketin geleceği için, bu memleketin bizden sonra yetişecek gençleri için. Artık bu kötü gidişata, kötü siyasete dur demek için girdik bu yola.

C.K: Memleketin geleceğinden kaygılı mısınız?

K.K: Samimiyetimle söylüyorum çok kaygılıyız. Memleket eğer ki bu iktidarla devam ederse…

C.K: Nedir kaygı? Ekonomik kaygı mı?

K.K: Kaygı, şu an ki hükümetle alakalı. Çok büyük kaygılarımız var. Liyakat diye bir şey kalmamış. Adalet, gerçekten çok sıkıntılı bir süreç yaşıyoruz adalet olarak. Geri kalan eğitim konusunda çok büyük sıkıntılarımız var. Ve utanma duygusu kalmamış. Ben deprem bölesi Hatay’daydım. Gördüğüm manzarayla daha sonra televizyonda, medya kanallarında, konuşulanlarla oradaki durumun hiçbir ilgisi yok.

C.K: Aday adayı oldunuz. Bu kararda deprem de etkili oldu mu?

“ARTIK GENÇ SİYASETÇİLERİN ÖNÜ AÇILSIN”

K.K: Bu ülkenin yönetiminde bizlerinde daha doğrusu genç kardeşlerimiz olması gerekiyor. Çünkü muslukları bir kere çalmaya çırpmaya kapatacaksın. Ben bu niyetle bu işe girdim. Bu ülkede benim gibi binlerce genç siyasete girmek için mücadele veriyor. Bu memlekette yaşıyoruz hepimiz kardeşiz. Bugün bir yola çıktıysam, Kürt destekleyicim var diye girmiyorum. Samsunlusu da desteklesin oyunu versin, Trabzonlusu da desteklesin oyunu versin. Çünkü ben de onların genç bir kardeşiyim, bu yola girmişim, siyasete girmişim. Bu ülke için hizmet etmek istiyorum. Bu millet için hizmet etmek istiyorum. Siyasete girme sebeplerimden birisi budur. Bunun için inanarak diyorum ki 14 Mayıs genç siyasetçilerin miladı olacak.

C.K: Ailenizde aday adayı oluşunuz bir heyecan yarattı mı?

K.K: Tabii ki de, mesela bizim Erzurum genelinde derneklerimiz var, STK’larımız var. Duyar duymaz sosyal medya üzerinde paylaştık. Hemen beni davet edip desteklerini sundular. Sen Kürt seçmenisin ya da sen HDP’den adaylığını koymadın niye Deva’dan koydun, kesinlikle o mantıkla düşünme. HDP de bizim Deva da bizim. Evde kaç tane oy varsa senindir. Öyle desteklerini aldım.

C.K: Yani HDP’li seçmenden de mi destek aldınız?

K.K: İçeride çok suçsuz günahsız insan yatıyor. Bu da ne demek oluyor, HDP bugün suçsuz günahsız insanları çıkartamıyorsa, yarın CHP bunu yapmak zorunda, Deva partisi bunu yapmak zorunda. Bu memlekette adaletin olmadığı nokta budur kesinlikle.

“DEMİRTAŞ BÜYÜK HAKSIZLIKLA YILLARDIR İÇERİDE”

C.K: Size göre Selahattin Demirtaş suçsuz mu yatıyor?

K.K: Ben de bu meydana çıksam ben Kürtüm ben de şu hakkı isterim dediğimde, ben de Selahattin Demirtaş gibi içeride olurum. Yarın beni de içeriye alırlar. Ahmet’i de Mehmet’i de. Bana göre Selahattin Demirtaş çok büyük haksızlıkla kaç senedir içeride. Selahattin Demirtaş bugün istese dahi, istediklerini verse ertesi sabah dışarıdadır. 

C.K: Yani o bunu istemiyor?

K.K: O bunu istemiyor. Selahattin Demirtaş büyük bir liderdir. Yani kendi partisinde büyük bir liderdir. Daha doğrusu Kürtlerin de çok sevdiği bir liderdir. Yarın itibari ile bu hükümet gitse bir sonraki gün Selahattin Demirtaş’ın çıkacağını düşünüyorum.

“İNSANLARA NERELİSİN DİYE SORULMASIN İSTİYORUZ”

C.K: Millet İttifakı HDP’yle birlikte seçim alırsa buna bakışınız nasıl?

K.K: Deva’cı olarak söylüyorum siyaset olarak kucaklayıcı olmak istiyoruz. HDP olsun, MHP olsun, AKP olsun kapsayıcı olmasını istiyorum. Soruyorlar nerelisin, Kürt müsün vs. Evet diyorsun ve bir bakıyorsun ki rengi değişti ya da bir bakıyorsun ki daha sempatik yaklaşım oluyor. Biz istemiyoruz Türk müsün, Kürt müsün, Laz mısın Çerkes misin diye sorulmasını.

C.K: Deva’da bu yok mu?

K.K: Deva’da bu yok. Deva’da siyasete girmemin yegane sebeplerinden birisi bu kucaklayıcı bir durum olması Türkünü, Kürdünü, Lazını, Çerkesini, HDP’lisini de AKP’lisini de MHP’lisini de İYİ Partilisini de CHP’lisini de hepimiz bir olalım, kardeş olalım. Bu memlekette hepimiz bir yanlış varsa yanlışa karşı duralım. Bir hırsızlık varsa o hırsızlığı engelleyelim, bir yolsuzluk varsa o yolsuzluğu engelleyelim ben onun için Deva’yı seçtim.

C.K: Deva’nın Kürt siyasetine ve siyasetçisine bakış açısı da etkili oldu mu?

K.K: Kürt seçmeni olarak Deva dışında HDP’nin de kalkıp da kendimiz savunma durumumuz var. Ben yaş itibariyle daha farklı yerden girmek istedim tercihlerim de vardı ilk tercihimi Deva Partisi olarak belirledim.

C.K: Deva HDP’den daha mı kucaklayıcı oluyor bu durumda?

K.K: Daha kucaklayıcı. Bana göre öyle.

“SEKTÖRÜMÜZDE ELEMAN SIKINTISI YAŞIYORUZ”

C.K: İnşaat sektörüyle uğraşıyorsunuz, iş dünyası ne alemde?

K.K: Şu an inşaat sektörü çok sıkıntılı bir durumda maliyetler açısından. Daha önce 100 bin TL’ye mal ettiğimiz daireyi üstüne yüzde 21 kar koyup 130 bin TL’ye satışlarını gerçekleştiriyoruz. 100 bin TL’nin karşısına 1 sıfır daha ekliyoruz. 1 milyona mal ediyoruz bir de bunun 1 milyon da toprak hissesi var; 2 milyonun üzerine de kar koyup satıyoruz. Ayrıca emekçi kardeşler bulamıyoruz sektörde çalışacak.

C.K: İnşaat sektöründe de mi adam sıkıntısı yaşanıyor?

K.K: Tekstili, gıda sektörü, lokantası olan arkadaşlarımız var hepsi aynı dertten muzdarip. Bugün bu memlekette emekçi bir kardeşimizi doğru düzgün bulamıyoruz.

“GENÇLER KAÇAK YOLLARLA YURT DIŞINA KAÇTI”

C.K: Gençler nereye gitti?

K.K: Hepsi yurt dışına kaçtı nedeni burada ekonomi çok sıkıntılı, geçim kaynağı çok sıkıntılı inşaatta günlük 100 TL’ye çalışan kardeşlerimiz vardı. Ve 100 tl ile 4-5 nüfuslu bir aileyi geçindirebiliyorlardı üstüne de birikim yapıyorlardı. Bize gelip birikim yaptım daire peşinatı alacağım diyorlardı. Ama şimdi günlük 800 TL’ye çalışan kardeşlerimiz akşam eve giderken yol üstü uğradıkları market alışverişini bile karşılayamıyorlar. Onun için hep kaçak yollarla yurt dışına gidiyorlar.

C.K: İnşaat sektöründekiler nasıl kaçıyor?

K.K: Tamamen kaçak olarak bazı kapılar açık vize ya da kimlikle gidebiliyorsunuz örnek veriyorum; Meksika. Sadece Amerika’ya 100 bin genç gitmiş bunun içerisinde vize alan var ama bu oran; sadece yüzde 1.

C.K: İktidar değişimi olursa bu gençler geri döner mi?

K.K: Buradan giden kardeşlere sesleniyorum; Bu ülke güzel bir ülke, taşı da toprağı da altındır. Hepinize sesleniyorum geri dönün. Belki bu hükümet giderse gençlerin tekrar bu ülkeye Mayıs 14’ten sonra geri döneceğine inanıyorum.

C.K: Size göre 15 Mayıs’ta tablo nasıl olacak?

K.K: Bana göre tablo şöyle olacak; Golümüzü atmışız, bu hükümet gidecek Millet İttifakı gelecek ve geldikten sonra bu musluğun ağzını kapattığı anda bu ülke tamamen düze çıkacak.

C.K: Musluğa birkaç örnek verebilir misiniz?

K.K: Hırsızlığın yolsuzluğun önüne geçtiğiniz sürece çok değil 6 ayda işler düzelecek. Resmi kurumlarla da iş yapıyoruz o kadar yolsuzluk var ki dudak uçuklatıyor.

C.K: Aday adayısınız adaylık açıklandığında sıralamadan bir beklentiniz var mı beklediğiniz sırayı alamazsanız bir tavrınız olacak mı?

K.K: Benim için biri de aynı 36’sı da aynı hiç listeye girmesem de benim için aynı. Bu mücadeleye devam edeceğim. İlçe yönetimde hizmetime devam edeceğim ama devam ederken de Deva ile etmeyi düşünüyorum ileride bir yorulursam bırakmak istersem Deva’yla başladım, onunla bitiririm.