Açılmış olan kabri de, hanımına dilinde «vedâ fâtihası» olduğu hâlde itina ile tekrar kapattı. Herkes, bu mûcizevî ve Rabbânî tecellî karşısında hayret ve hiçlik makâmında idi. Büyük bir tâzîmle Cenâb-ı Allâh’ı tesbîh ve takdîs ediyordu. Baba da, nemli gözlerle secdeye kapanmış, hanımının vefâtı dolayısıyla hüzün, evlâdı sebebiyle de sürûr dolu bir gönülle Rabbine hamdediyordu.