Şanlıurfa'nın gelişiminde 'feodal yapı' engeli

Basın Platformu'nun Şanlıurfa'daki çalıştayında İstanbul Şanlıurfa Dernekler Federasyonu Başkanı Adnan Şansal, kentin gelişimini engelleyen feodal yapıya dikkat çekti. Şansal, Şanlıurfa'nın sosyo-ekonomik sorunlarına ve potansiyelinin yeterince değerlendirilmediğine vurgu yaparken, Basın Platformu Başkanı Mehmet Remzi Tanış, basın ve sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliğinin güçlenmesi gerektiğini belirtti.

İstanbul Şanlıurfa Dernekler Federasyon Başkanı Adnan Şansal, Türkiye’de birçok ilde medya sektöründeki sorunların çözümü noktasında çalıştaylar düzenleyen Basın Platformu’yla Şanlıurfa’da bir araya geldi. Haliliye Belediyesi İbrahim Tatlıses Kültür Merkezi’nde bulunan Göbeklitepe Gastronomi Merkezi’nde akşam yemeği eşliğinde yapılan toplantıda Şanlıurfa ve Türkiye’nin bazı sosyo-ekonomik ve siyasi sorunlarını ele alarak önemli noktalara değinildi. Şanlıurfa Çalışan Gazeteciler Derneği Başkanı Tahir Gülebak, Mardin Dernekler Federasyonu Kurucu Genel Başkanı İbrahim Biter, Basın Platformu Başkanı Mehmet Remzi Tanış ve platform mensubu gazeteciler katıldı. İstanbul, Ankara, Erzurum ve Hatay gibi illerden katılan gazetecilerle kentin sorunları masaya yatırıldı.

TANIŞ’TAN ŞANLIURFA İÇİN İŞBİRLİĞİ VE DAYANIŞMA VURGUSU

Basın Platformu Başkanı M.Remzi Tanış, Şansal ve Gülebak’a kendilerini Şanlıurfa’da ağırladıkları için teşekkür etti. Tanış, “ Türkiye’nin tüm şehirlerinin sorunlarını, ihtiyaçlarını yerinde tespit etmek, kendi etki alanlarında dillendirdikleri meselelerini ve duyurmak istedikleri güzellikleri ülkenin farklı noktalarına da taşımak için mesleğimizin misyonunun gerektirdiği çalışmalar yapıyoruz. Türkiye’nin her ilindeki meslektaşlarımızla dayanışma ve işbirliğini geliştirmek amacıyla düzenlediğimiz çalışmalardan bir tanesi için ilinizdeyiz. Bundan sonra hem Şanlıurfa için emek veren değerli sivil toplum kuruluşlarının hem de Şanlıurfa basınının sesinin daha gür duyulması için elimizden gelen katkıyı karşılıklı işbirliği çerçevesinde bizde sunacağız. “ dedi.

GÜLEBAK: ŞANLIURFA’NIN SESİ ARTIK DAHA GÜÇLÜ

Şanlıurfa Çalışan Gazeteciler Derneği Başkanı Tahir Gülebak, ziyaret çerçevesinde  Rose Medya Grubu’nda ağırladığı gazeteciler ile sorunları istişare ettiği günün ardından yemekte de bir araya geldiği meslektaşlarına teşekkür etti. Gülebak Basın Platformu ile geliştirilecek ilişkiler neticesinde Şanlıurfa basının sesini artık daha güçlü  ve geniş bir sahada duyurabileceğini ifade etti.

ŞANLIURFA’NIN POTANSİYELİNİ NEDEN KULLANILAMIYOR?

Şanlıurfa Dernekleri Federasyonu Başkanı Adnan Şansal ise “Türkiye’de ve Urfa’da feodal bir yapının egemen olduğu ve örgütlenme, sivil toplum kuruluşları ve siyasette de birlik olmadığı için güç sahipleri ne isterse onu yapıyorlar. Şanlıurfa da potansiyelini kullanamadan ömrünü boşa geçiriyor” dedi.

Şansal’ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle;

SEÇİLMİŞLER Mİ, ATANMIŞLAR MI?

“Bir gün Ankara’da bir toplantıdaydım. Vekillerle bir yemekteydik. Konuşma sırasında, yanımda Fakıbaba da vardı. Sunucu, “Sayın valim, Sayın vekilim, konuşmaya başlayabilir miyiz?” dedi. O an, “Seçilmişler mi önce gelir, atanmışlar mı?” diye sordum. Milletvekilleri birbirlerine baktılar, kimse net bir cevap veremedi. Oysa seçilmişler elbette önce gelmeli. Ancak, o toplantıda milletvekilleri bile bunu dile getiremedi. Çünkü genelde önce vali konuşur; çünkü vali devleti temsil eder. Bu durum milletvekillerinin bile bilinçsiz olduğunu gösteriyor.

“FEODAL YAPI HEP DEVREYE GİRİYOR”

Şanlıurfa’da büyük bir problemimiz var, o da feodal yapı. Şanlıurfa’da esnaflar üzerinde bu feodal yapı hâkim. Örneğin, bir caddeyi kapatmak veya bir proje yürütmek isteseniz, feodal yapı devreye giriyor ve işin yapılmasını engelliyor. Bunun en büyük nedeni, yerel güçlerin hâkimiyeti. Bu durum, Şanlurfa’nın gelişimini büyük ölçüde engelliyor.

Şanlıurfa, Türkiye’nin en büyük pamuk üreticisi. Antep fıstığının yüzde 90’ı burada üretiliyor. Belediyelere, bu ürünleri markalaştırın dedim. “Urfa fıstığı var mı?” diye sorulsun marketlerde. Ancak, bu yönde adımlar atılmıyor.

“TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK MÜZESİ URFA’DA AMA KİMSE BİLMİYOR”

Bir dizi çekmişler geçen hafta, Şanlıurfa’da bir sahne vardı, sıra gecesi falan... Belediye başkanı 10 yıldır yapamadı, bir dizi çekildi, Şanlıurfa’nın Balıklıgöl’ünü gösterdi, sıra gecesini gösterdi. Şimdi Mardin evlerini biliyorsunuz değil mi? Aynısı Urfa’da var. Türkiye’nin en büyük müzesi Urfa’da, ama kimse bilmiyor. Göbeklitepe’den çıkan taşların örnekleri var. Kendimizi tanıtamıyoruz, eğitimli ve liyakat sahibi insanlar yok.

“TEMSİL YETERSİZLİĞİ VAR”

Şanlıurfa’da siyaset yapmak çok zor. Feodal yapılar, güçlü bağlantılar her şeyi belirliyor. Sivil toplum kuruluşları ise çok etkisiz. İstanbul’da ise sadece birkaç derneğimiz var, oysa Tokat’ın 550 derneği var. Şanlıurfa gibi büyük bir şehirde bu kadar az dernek olması düşündürücü. Bizim toplum olarak birlik olup, sorunlarımızı dile getirmemiz lazım. Bugün CHP’yi ziyaret ettim, "Bir araya gelin, bağırın çağırın" dedim. 14 milletvekilimiz istifa etse, bağımsız girse, Şanlıurfa göklere çıkarır. Ama bunları söylediğim için beni sevmiyorlar.

“URFA’NIN POTANSİYELİ DEĞERLENDİRİLMİYOR”

Şanlıurfa’da organize sanayi bölgesi içme suyu kullanıyor. Fırat’tan su getirilmesi planlanmıştı ancak yıllar geçti, proje hâlâ tamamlanmadı. Urfa’nın organize sanayi bölgesi, yatırımcılar için cazibe merkezi olabilecek potansiyelde. Arsa fiyatları çok uygun, 10 yıl vergi muafiyeti var. Ancak bu potansiyel de yeterince değerlendirilmiyor.

“TARIMIMIZ ESKİYE GÖRE DAHA VERİMLİ”

Fırat Nehri Şanlıurfa’ya geldiğinden beri Urfa’nın kaderi değişti. Eskiden tarım verimsizdi, ama şimdi pamuk, mısır gibi ürünlerden çok yüksek verim alıyoruz. Güneş 50-60 dereceyi buluyor, su verildiğinde mısır gözle görülebilecek hızda büyüyor. Urfa’nın toprakları o kadar verimli ki, her türlü ürünü yetiştirmek mümkün.” TAYFUN ERCAN – KENT YAŞAM