Darbe girişimine tepki

Malatya Barosuna bağlı bir grup avukat, FETÖ darbe girişimini yaptıkları basın açıklamasıyla kınadı.
Malatya Barosu bünyesinde görev yapan bir grup avukat, 15 Temmuz’da ordu içerisindeki bir grup FETÖ mensubu subay tarafından başlatılan darbe girişimini yaptıkları basın açıklamasıyla protesto ettiler. Malatya Valiliği önünde yapılan basın açıklamasını Avukat Bayram Taşkın okudu.
15 Temmuz 2016 tarihinde Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde yuvalanmış hain FETÖ’nün darbeye giriştiğini belirten Taşkın, “Milli irade ve demokrasimizi ortadan kaldırmak amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne, Cumhurbaşkanımıza ve Hükümete karşı yapılan silahlı kalkışma ve silah zoruyla devirmeye ve aziz milletin kendisine yurt savunması için emanet etmiş olduğu silahları kullanarak, emanete ihanet ederek, kendi halkına karşı silah kullanmış ve kanlı darbe planını uygulamaya koymuştur. Yıllardan beri aziz milletimizin dini ve milli hassasiyetlerini sömürerek devlet içerisinde yuvalanmış, hoca kılıklı, emperyalist ülkelerin maşası, vatan haini FETÖ’yü şiddetle kınıyoruz. Yüce Milletimiz, şanına ve asaletine uygun bir şekilde kendisine yönelen bu kanlı darbe teşebbüsünü, yüksek bir sağduyu ve üstün bir cesaretle püskürtmeyi başarmıştır. Tankların üzerine çıkan milletin kahraman evlatları demokrasiye sahip çıkma yolunda dünyaya örnek bir direniş göstermiştir. Milletimiz bu asil duruşu ile tarihe adını altın harflerle yazdırmayı çoktan hak etmiştir. Böylece ihanet şebekesi çökertilmiş ve oyun bozulmuştur. Milletin iradesine meydan okunamayacağı Milletin kararlı tutumu sayesinde bir daha görülmüştür” ifadelerini kullandı.
Darbe gecesi Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin, asil bir sorumluluk ve dayanışma örneği gösterdiğini ifade eden Taşkın sözlerini şöyle devam ettirdi:
"Darbe karşısında yekvücut olması, Milletimizin geleceği adına bizi ümitlendirmiştir. Emperyalist ülkelerin yerli işbirlikçisi olan bu terör örgütü, aziz milletimizin son yıllarda her sahada yapmış olduğu başarıları hazmedemeyen ve Türkiye’nin büyümesinden ve gelişmesinden rahatsız olan egemen ve emperyalist devletlerin maşasıdır. Yapılan kanlı darbe hareketi ülkemizin birliğine, dirliğine ve istikrarına yönelik olarak yapılmıştır. Tarihimizde emsali olmayan ve devletin silahlarıyla acımasız bir şekilde halkına ateş ederek, ülkenin seçilmiş Cumhurbaşkanına suikast düzenleyerek, milli iradenin tecellisi Türkiye Büyük Millet Meclisi ile bu milletin gözbebeği olan kurumları bombalamaktan ve öldürmekten kaçınmayan bu yapının deşifre olmuş olması devletin yeniden yapılanmasını zorunlu kılmıştır. Yaşananlardan gelecek adına çıkarılacak çok önemli dersler olduğu inancındayız. Yaşanan bu vahim darbe teşebbüsü ile öncelikle, açık, şeffaf, hesap verebilir ve denetlenebilir bir devlet yapısına ihtiyaç olduğu gerçeği ortaya çıkmıştır. Devletin bütün kurumlarının, evrensel hukuk normlarına uygun olarak yeniden dizayn edilmesi, bağımsız ve tarafsız bir yargının oluşturulması için sivil, özgürlükçü, katılımcı, evrensel hukuki değerleri esas alan yeni bir anayasanın yapılması Türkiye Büyük Millet Meclisinin namus borcu haline gelmiştir. Milli iradenin varlığı, mazlum milletlerin umudu olan milletimizin geleceğine kast eden bu kanlı terör örgütün darbe teşebbüsünü bastıran milletimizin kahraman evlatlarına minnet ve şükran borçluyuz. Vatanı için, milleti için hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Yüce Allah’tan rahmet diliyoruz. Ailelerine başsağlığı dileklerimizi iletiyoruz. Yaşanan acılar hepimizin ortak acılarıdır. Ve aziz şehitlerimizin yakınlarının acılarını yürekten paylaşıyoruz. Yaralanan kardeşlerimize acil şifalar diliyoruz”