Öne Çıkanlar Esenyurt Belediyesi Bütünleşik Temizlik 6 ay esenyurt belediyesi genel liseler Büyükçekmece Beşiktaş Belediyesinin
banner279

Bu haber kez okundu.

2 Milyonu Aşkın Yabancı İstanbul'da

Özellikle 2011 yılında başlayan Suriye iç savaşının ardından milyonlarca Suriyeli sığınmacıya ev sahipliği yapan ülkemiz 10 yıl içinde yabancı nüfusun adeta patlama yaptığı bir coğrafyaya dönüştü. Ülkemizin en büyük metropolü İstanbul’da da gerek resmi gerek resmi olmayan rakamlar ile toplam yabancı nüfusunun ‘sığınmacı’ ‘mülteci’ ‘göçmen’ gibi farklı kavramlara bölünmesi aslında tehlikeli boyutlara ulaşmış sayıları bir bakıma gizliyor.

TÜRKİYE’DE 81 İLDE, İSTANBUL’DA 39 İLÇEDE

Dünyada eşine az rastlanır bir göç dalgasına maruz kalan ülkemizin 81 iline yayılan yabancı nüfusu, İstanbul’da da 39 ilçeye yayılmış durumda. Tarihsel açıdan da yüksek öneme sahip İstanbul, hem imkanlarının genişliği hem de coğrafi olarak Batı’ya açılan bir kapı olması nedeniyle yabancı nüfusun yaygın olarak tercih ettiği bir adres.

ÇELİŞKİLİ VERİLER

İstanbul Göç İdaresi, İstanbul Valiliği ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi sığınmacı sayıları hakkında farklı veriler sunuyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, ilçe belediyelerinden de edindikleri bilgilere göre, 2 ile 2,5 milyon arasında bir yabancı nüfusunun İstanbul’da ikamet ettiğini söylerken, İstanbul Valiliği İmamoğlu’nu yalanlayarak, 1 milyon 305 bin 307 yabancının yasal olarak İstanbul’da bulunduğunu açıklamıştı. Göç İdaresi’nin verilerine göre ise bu sayı 1milyon 294 bin

.

CHP’Lİ TEKİN: 2 MİLYONU AŞKIN YABANCI İSTANBUL’DA

CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin İstanbul’daki yabancı sayısına ilişkin geniş çaplı bir çalışmaya imza attı. Tekin, İstanbul’un 39 ilçesinde yabancı uyruklu vatandaşların dağılımını ve yoğunluğunu gösteren bir haritayı da kamuoyuyla paylaştı.

“KAVRAMLAR İYİ ANLAŞILMALI”

CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin yaptığı çalışmayla ilgili şöyle konuştu; Hepimizin kavramları doğru kullanması lazım. Mülteci statüsü 1951 tarihli BM Sözleşmesi ile düzenlenmiş durumda. Biz bu sözleşmeye coğrafi çekince koyduğumuz için sadece Avrupa’dan gelen şahıslar “mülteci” statüsünde kabul ediliyor. O yüzden mülteci statüsünde yabancı şu an çok az. Suriyeliler “geçici koruma statüsünde” yabancılar. 2013 tarihli “Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu” ile 2014 tarihli Geçici Koruma Yönetmeliği kapsamında burada bulunuyorlar. Resmi rakamlara göre bu statüde 3,7 milyon insan var. Göçmen ekonomik amaçlarla kaynak ülkeden bir başka ülkeye yasal yollarla taşınan insan demek. Düzenli göç kapsamında ikamet izni verilenler var. 1,4 milyon insan da bu statüde Türkiye’de bulunuyor. Bir de düzensiz, kaçak göç var. Kaçak oldukları için kayıtları yok. Dolayısıyla bilim insanlarının tahminine göre toplam 8 milyon geçici koruma statüsünde, ikamet izni olan veya kaçak giriş yapmış sığınmacı Türkiye’de bulunuyor. Yaptığımız çalışmada en az 2 milyon yabancının İstanbul’da olduğunu tespit ettik. Geçici koruma statüsünde, ikamet izni olan veya kaçak 2 milyonu aşan insan bugün İstanbul’un 39 ilçesinde. Sadece Esenyurt’ta 250 bin yabancı var. Dünyanın her yerinden gelmişler. Suriye’nin yanı sıra Afganistan, Pakistan, Irak, Uganda, Nijerya, Kongo, Libya’ya kadar her yerden insan var. Bugün Esenyurt’taki vatandaşımızın, nüfusun dörtte biri kadar yabancı Esenyurt’ta yaşıyor. Yani resmi nüfus 1 milyon, 250 bin de yabancı var. Böyle bir nüfus artışını Esenyurt’un veya hiçbir ilçenin kaldırması mümkün değil. Bu kadar kısa zamanda bu kadar büyük bir nüfus artışını kaldırabilecek ne kurumsal alt yapımız var ne şehrin böyle bir altyapısı var. Valilik tarafından açıklanan rakamlara göre İstanbul’da 1,3 milyon yabancı var ama Valilik kaçak göçmenleri takip edemiyor. Bu rakama kaçak göçmenler dahil değil. Halbuki İstanbul’un her ilçesinde binlerce düzensiz göçmen var. Kamu görevlilerinin çok daha sıkı bir şekilde denetim yapıp düzensiz göçmenleri tespit etmesi lazım.

“YÜZDE 97’Sİ KAÇAK ÇALIŞIYOR”

Sığınmacıların çoğu ne yazık ki insanlık dışı koşullarda yaşıyor. Yapılan çalışmalara göre yüzde 97’si kaçak çalışıyor. Hiçbir özlük hakları yok, örgütlü değiller, sigortaları yok, asgari ücretin altında para alıyorlar. Köle koşullarında çalışıyorlar. Bu koşullarda yaşayan insanların Türkiye ile olan bağı da kopuyor. Uyuşturucu, fuhuş çeteleri ile terör örgütleri bu insanları kullanmaya çalışıyor. İleride yabancı mafyalarla karşı karşıya kalabiliriz. Sığınmacıların İstanbul’un konut piyasası üzerinde de çok ağır bir etkisi var. Esenyurt, Bağcılar, Sultanbeyli gibi ilçelerde kira fiyatları astronomik şekilde artmış durumda. İnsanlar ev bulmakta büyük zorluk çekiyor. Kiracılar ile evlerini kiraya verenler arasında anlaşmazlık baş göstermiş durumda. Evlerini kiraya verenler hem talep hem de enflasyon nedeniyle çok yüksek kiralar isterken, binlerce insan da evsiz kalmaktan, kiralayacak ev bulamamaktan korkuyor. İstanbul’da bir evin ortalama fiyatı 1,6 milyon TL’ye çıktı. Ev sahibi olmak hayal oldu. Esenyurt, Bağcılar, Sultanbeyli gibi dar gelirli vatandaşların yaşadığı ilçelerde dahi kiralar 4 bin TL’yi geçerek asgari ücrete dayandı. Örneğin Sultanbeyli’de 2000 liranın altında ev bulmak çok zor. Ortalama kira bu rakamların üstüne çıkmış durumda. Yabancıları suçlayarak hiçbir yere varamayız. Sorun onlar değil. Sorun bu göçmen politikasını tercih eden, uygulayan hükümet. Suriye’de barışın sağlanması ve sınır güvenliğimizin korunmasıyla bu sorunu çözebiliriz. Dolayısıyla etnik ayrımcı hatta ırkçı görüşler yerine, barışı sağlayacak, insanları kendi anavatanlarına dönmeye ikna edecek bir tablo ortaya koymak zorundayız. AKP iktidarının tercihlerinin bedelini hem 83 milyon vatandaşımız hem de 8 milyon yabancı çok ağır bir şekilde ödüyor. Halkın yüzde 91’i kalıcı, gerçekçi bir çözüm istiyor. Siyaset bu çözümü halka sunmak zorundadır.

Fazıl Anıl KILIÇLI/KENT YAŞAM



 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner183