Kabus Dolu Hatıraları Olan Unutulmayacak Anlar

Eve misafirliğe gelen teyzenin, ziline basılıp kaçılan teyze çıkması.

Ve eğer bir de ifşa olduysan, o teyzenin kısır tabağı üzerinden sana attığı o bakış yıllar boyu hafızandan çıkmazdı.

Oyun oynarken pencereden bakan ve el işareti yapan babanın gözükmesi.

Zamanı ve mekanı unutmuş bir ruh halinde, mahallede en sevilen oyun oynanırken, oyunun tam en heyecanlı yerinde baba pencereye çıkar ve el işareti yapardı.

Yeni alınmış meşin futbol topunun ilk kazası.

Para biriktirip aldığın futbol topunu mahallenin abileri alıp aralarında bir test ettikleri anda yaşadıkların...

Tetriste bir türlü uzun çubuğun gelmemesi.

Tetrisin uzun çubuğu durakta beklendiği zaman gelmeyen otobüs gibiydi.

Çok uzun bir elde karşı tarafın futbolcu kartını denk getirmesi.

Arkadaşlarla futbolcu kartları ile oyun oynamak belki de en unutulmaz oyunlardandı. Bazen futbolcu kartları kule gibi olduğunda yaşanan gerilim dolu dakikalar ve karşı tarafın bir anda kartı denk getirmesi ile yaşanan kayıp tarif edilemezdi.

Yeni aldığın bisiklete "Bi tur binip gelicem" diyen abinin bisikleti alıp gitmesi.

Bisikleti yeni almışsın. Her yeri gıcır gıcır. Deli gibi sokaklarda geziyorsun. Püsküller yakıyor. Büyük abilerden biri yanına gelir. "Bi tur binip gelicem" dedikten sonra gider. Adam köşeyi döndükten sonra başlayan o gerilim dolu bekleyiş kupa finallerinin penaltıları ile yarışırdı.

Mahalle maçının uzatma dakikalarında kaleci olunması.

Bir mahalle maçında hava karardığında maçın -golü atan kazanır- anında girilen pozisyonlarda kaleci olma hissi, en hızlı aksiyon filmlerine taş çıkartırdı.

Misketinin keskin nişancının menziline girmesi.

Her mahallede misket oynayanların arasında illaki bir "sniper" olurdu. Misket oynarken attığın misketin dönüp dolaşıp bu en usta oyuncunun misketinin yakınına düşmesinin tarifi zordu.