Sarıyer Belediyesi ve AKUT Vakfı iş birliği kapsamında deprem bilinçlendirme semineri gerçekleşti. Vakıf Başkanı Nasuh Mahruki tarafından verilen seminere öğrencilerin ilgisi yoğun oldu. Türkiye’nin deprem karnesini açıklayan Mahruki; Türkiye’nin son yüz yılda kayıp verdiren deprem sayısı ile dünyada dördüncü olunduğuna değinerek, her yıl depremler sonucu ölen insan sayısının ise 1.100 olduğunu söyledi. Mahruki aynı zamanda ülkede yaşayan sığınmacı rakamına dikkat çekerek, olası İstanbul depremi için her kurumun üzerine düşen görevleri yerine getirmesi gerektiğini belirtti.
“DÖVÜNMENİN KİMSEYE FAYDASI YOK”
Olası bir depremden önce alınması gereken önlemleri anlatan Nasuh Mahruki, kentsel dönüşümün doğru yapılmadığını vurgulayarak şöyle konuştu; “Ne yazık ki kentsel dönüşüm de alanına uygun yapılamadı. İstanbul’da aşırı yapı stoku var. Yerel yönetimler de çalışmalar yapıyor fakat yeterli değil. Hazır olmadıktan sonra dövünmenin kimseye faydası yok. Bizi tehdit eden her şey için önlem alacağız. Aile afet ve acil durum planı yapın. Deprem öldürmez, depreme yönelik yapılmamış binalar öldürür. Binanızın bilimsel ilkelere ve mevcut yönetmeliklere uygun yapılmış olduğundan emin olun. Hayatın içerisinde aktif olarak hareket ettiğimiz için sadece bu yeterli değil tabi ki. Güvenli yaşam kültürünü sağlamamız gerekiyor.”
“ENGELLEYEMEYİZ FAKAT EN AZ ZARARLA ATLATABİLİRİZ”
“Nüfusun neredeyse tamamı deprem riski yaşanan bölgelerde yaşıyor. Deprem hayatımızın bir gerçeği. Her kurum, her yapı önlem almayı düşünecek. Engelleyemeyiz fakat en az zararla atlatmayı yapabiliriz. 17 Ağustos depremi 45 saniye sürdü. Bütün yapmanız gereken bu saniyeler içinde doğru davranış yapacak şekilde kendinizi geliştirmeniz. Teknik, fiziksel ve psikolojik olarak kendimizi hazırlamamız gerekiyor. Toplanma alanlarını bilmemiz gerekiyor. Depremin neden olabileceği zararlar için sigorta yaptırmayı unutmayın. İş yeri, konut, eşya hayat ve sağlık sigortası gibi. Halkın bu konuda eğitilmesi, daha bilinçli, daha duyarlı ve daha donanımlı hale getirilmesi son derece önemli.”