Bahçelievler Kampüsünde düzenlenen programın açılışına olimpiyat şampiyonu okçumuz ve aynı zamanda İhlas Koleji mezunu Mete Gazoz konuk olmuş ve bir söyleşiye katılmıştı. Programın devamında ise Hayati İnanç ve tarihçi yazar Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil seminer programının konuğu oldular.
Hayati İnanç’tan Hayata Dair Tavsiyeler
Öğretmenlerle bir araya gelen divan edebiyatı aşığı Hayat İnanç, hayata ve öğrenmeye dair anekdotlar aktardı.
Öğretmenliğin peygamber mesleği olmasının yanı sıra zor bir meslek olduğunu vurgulayan İnanç, “Aslında zor bir meslek ama idrak edebilen için hayatın tamamı öğretmenlik ve öğrencilik. Beşikten ölüme kadar ilim işaret edildi.” dedi.
Eğitimin anlamının insanın kendini yetiştirmesi olduğunu söyleyen İnanç, “Öğrenirsiniz, kendinizi yetiştirirsiniz, devamlı kendinizi aşmaya çalışırsınız. Pedagoji adı verilen ilmin bir özeti yapılmak istense, insanlar öğrenmeye bayılır, öğretilmeyi de hiç sevmez. Gelin beraber öğrenelim. Çünkü eğitim beraber sürdürülecek bir faaliyet.” dedi.
Günümüz gençliğinin samimiyet ve eylem beklediğini ifade eden İnanç sözlerine şöyle devam etti: “Gençlerin bizden beklediği dürüstlük ve samimiyet. Söylem değil eylem. İstiyorlar ki bizler onlar için güzel şeyler yapalım. Gençlerle temas ederken onların dürüstlük beklediklerini asla göz ardı etmeyelim.” dedi.
Şimşirgil: “Kendinizi öğrencinize sevindirin.”
Programın bir diğer önemli ismi Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil “Eğitimci Olmak” konulu bir seminer verdi.
İlmin ve eğitimci olmanın inceliklerine değinen Şimşirgil, konuşmasına ilmin insanı kibir sahibi yaptığını vurgulayarak başladı. Konusunda uzman birçok profesörün kendini ulaşılmaz bir noktaya koyduğunun altını çizen Şimşirgil, "Bazı hocaların kapılarından girip soru soramazsınız. Ne kadar kötü! Oysa ki yanına giremiyorsanız, bir çayını içemiyorsanız, ne yapalım öyle hocalığı ! Talebinizle konuşamazsanız ve düzgün iletişim kuramazsanız, onlara hiçbir şey veremezsiniz.” dedi.
“Talebe bize emanet. Hepsini sahipleneceğiz. Bunun birinci yolu kendinizi sevdirmek. Kişi sevdiğini dinler, sevdiği üzülürse onunla üzülür. Bu yüzden hocalığın birinci kaidesi kendinizi sevdirmek.” diyen Şimşirgil, bu sayede tüm öğrencilerle bağ kurulabileceğini vurguladı.
Öğretmenlerden özellikle kendilerine güvenlerini isteyen Şimşirgil, “ Doğruyu bilin ve yaşayın. Talebe bizi yaşarken görsün. Aşk ve heyecan bittiği zaman biz bitmişiz demektir. Aşk ve heyecanı bitmiş olan insan ölmüştür.” ifadelerini kullandı.