İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin hem Tuzla’da yaşayanlar hem de dışardan gelenler için yapıp, hizmete sunduğu yemyeşil bir yer.
Peki bu güzel hizmetin karşılığında vatandaş ne yapıyor? Söyleyelim;
Bilinçsizce ve sorumsuzca bir kullanım ve yapmayın denileni yapıp, ortalığı koskoca bir çöplüğe çevirmek.
Galiba “Aslan yatağından belli olur” atasözü ya da “Temizlik imandandır” hadisi, burayı kullanan bazı kişiler için pek anlam taşımıyor.
Çünkü özellikle haftasonları parkı piknik amaçlı kullandıktan sonra atıklarını etrafa saçarak giden kişiler, arkasında bıraktığı çirkinliğin kendi kültürünü yansıttığınının farkında değil anlaşılan. Ya da daha temizlik nedir öğrenememişler.
Eğer bu kişiler geride bıraktıkları çöplerin, burayı neye çevirdiğini merak edip de ertesi sabah gelip şöyle bir baksa, belki de yaptığından utanır.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi adım başı büyük büyük çöp kovası yerleştirmiş, buna ek olarak Tuzla Belediyesi’nin de birçok yerde çöp kutuları mevcut. Ama her nedense içinde her çeşit evsel atığı barındıran çöpler oraya buraya saçılmış, mangal yakmayın dendiği halde yakılıp, külü ve kömürü çimler üzerine dökülmüş durumda. Pet şişeler, naylon poşetler, yemek artıkları, plastik tabaklar, kağıt tomarları, sebze meyve kabukları, kemirilip atılmış tavuk kemikleri ve daha neler neler.
İnsan, bunları gelişigüzel şekilde orta yere atanların yaşadığı yerleri merak etmiyor değil...
Bazılarının piknik kültürü sıfır ama bencilliği sıfırın altına inmiş durumda. Çünkü burası üç beş kişi için değil, binlerce insanın yararlanması için yapılmış bir yer. Temiz kalması için ne uyarı tabelasına gerek var ne de cezai yaptırımlara. Biraz uygar olmak yeterli..!
Tuncay Dağlı-Kent Yaşam