Yıllardır insanların bilinçaltı düşüncelerini tanımlamak için yöneltilen “Issız bir adaya düşerseniz yanınıza almak isteyeceğiniz üç şey nedir?” sorusunun, günümüzdeki ilk cevabı, hiç kuşkusuz cep telefonu olacaktır.
Türkiye İstatistik Kurumu(TÜİK), Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı ile Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun ayrı ayrı açıkladığı veriler, Türkiye’de iletişim alanında en çok aboneliğin cep telefonu olduğunu ortaya koydu.
TÜİK, 2017 Mart ayı sonu itibarıyla sabit telefon, cep telefonu ve internet abone sayısını açıkladı. Bu verilere göre, 75 milyon 724 bin 413 abone sayısı ile cep telefonu birinci sırada, 64 milyon 335 bin 111 abone sayısı ile internet ikinci sırada yer alırken, 11 milyon 009 bin 614 abone sayısı ile sabit telefon üçüncü sırada yer aldı.
Sabit telefon kullanımının geride kaldığı bir döneme girdik!
Cep telefonu kullanımının oldukça yaygınlaşması ve akıllı telefonların barındırdığı internet özelliğine gösterilen ilgi, sabit telefon kullanımının artık geride kaldığı bir döneme işaret ediyor. Gündelik yaşamda telefon kullanımının, Türkiye’de başlangıç tarihi olarak kabul edilen 1911 yılından bugüne nasıl değiştiği, gözle görülür bir gerçeğe dönüştü.
GSM üzerinden konuşmanın başlangıcı kabul edilen 90’lı yıllardan itibaren ise mobil telefonlar, ceplerimizin birini sürekli dolduran veya çantamızdan eksik olmayan temel ihtiyaç haline geldi. İlk zamanlarda telefon görüşmesi yapmak dışında fazla özelliği olmayan cep telefonları, bugün tüm dijital hayatı yönlendiren araçların başında geliyor.
Medya Takip Merkezi, hayatın vazgeçilmezi haline gelen iletişim araçlarının medyadaki nabzını tuttu.
MTM’nin raporuna göre, 1 Mayıs - 31 Temmuz 2017 tarihleri arasında sabit telefon, cep telefonu ve internet hakkında yapılan haberlerin toplamı 406 bin 899 iken, bunun dağılımı ise yazılı basında 73 bin 833 ve internet medyasında ise 333 bin 66 şeklinde gerçekleşti.