İstanbul Barosu Başkanlığı adına Ankara 17. İdare Mahkemesi'ne başvuran Avukat Atilla Özen dilekçesinde şu ifadelere yer verdi:
"19 Temmuz 2017 tarihinde, İstanbul'da faaliyette bulunan kimi taksilerde ses ve görüntülerin kayda alındığı görülmüştür. Aynı tarihte internet ortamında yapılan araştırmada, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün 16 Şubat 2017 tarih ve 35662 sayılı yazısı uyarınca bu uygulamanın başlatıldığı öğrenilmiştir. Bu yazıda, 'Başta terör olayları olmak üzere, meydana gelen adli olayların araştırılması, delillere ve faillerine ilişkin bilgilere hızla ulaşılması ve nihai olarak suçların aydınlatılabilmesi amacıyla şehir içi yolcu taşımacılığında kullanılan taksi, minibüs ve otobüs cinsi taşıtlarda en az 7 gün süreyle kayıt yapabilen, ön dış ve iç kamera ile kayıt cihazlarının bulundurulması ve aktif halde tutulmasının zorunlu kılındığının bildirildiği anlaşılmıştır.”
ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİ İHLAL EDİLİYOR
“Bu zorunluluk uyarınca, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile İstanbul Taksiciler Esnaf Odasının (İTEO) 'Güvenli Taksi' projesi kapsamında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nce, taksilere kamera takıldığı öğrenilmiştir" denilen dilekçede şu ifadelere yer verildi: “Taksi içerisindekilerin, kişisel veri olan ses ve görüntülerin kayda alınması, Anayasa, yasa ve uluslararası mevzuata aykırıdır. Üstelik kanun olmaksızın, genelge ile bunun sağlanması, Anayasaya aykırıdır. Gerek kamusal, gerekse özel alanda, kişisel veri olan bireylerin ses ve görüntülerinin kaydı, özel hayatın gizliliğini ihlal etmektedir. Taksilerde genelde siyasi düşünce açıklamaları yapılabilmektedir. Bu nedenle bu verilerin alınması, istismara açık bir durum yaratabilecektir."
Dilekçenin sonunda, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün, taksilerde kamera kaydının yapılmasını zorunlu kılan genelgesinin yürütmesinin durdurulması ile iptalinin istendiği ifade edildi.
3 BİN TAKSİYE KURULDU
Taksilerde ses ve görüntü kaydının yapılmasını zorunlu kılan genelge kapsamında bugüne kadar 3 bin taksiye kurulumu yapılan İTaksi uygulamasında kameralar dikiz aynasının hemen üstünde bulunuyor. Dikkatli bakıldığında ancak fark edilen kameralar hem taksinin içini hem de dışarısını kaydedebiliyor. Taksilerde ses ile görüntü kaydı alındığına dair herhangi bir uyarı bulunmuyor.
UĞUR: TAKSİLER KAMUSAL ALANDIR
Taksilerin içinin kamusal alan olduğunu, dolayısıyla taksilerde ses ve görüntü alan kameraların yerleştirilmenin hukuka uygun olduğunu savunan İstanbul Taksiciler Esnaf Odası Başkanı Yahya Uğur eleştirilerin doğru olmadığı görüşünde: “İTaksi uygulaması sadece kameradan ibaret değil. Kamera İTaksi uygulamasına daha sonra ilave edilen bir faktör oldu. İTaksi artık müşterilerin akıllı telefonlarla taksileri rezerve yaptırabildikleri ve taksiyi kapının önüne kadar çağırabilmelerini sağlayan bir sistem. Kamera, ‘özel hayatın gizliliğini ihlal ediliyor’ deniliyor. Taksinin içi kamusal alandır. Özel hayatla alakası yoktur. Ayrıca acil durumlar dışında bu kameraları hiç kimse izlemeyecek. Kameralar sadece kayıt yapacak. Bir şikayete konu olduğunda bu görüntüler savcılar tarafından incelenecek. Bunun hiçbir şekilde kimsenin davranışlarını değiştirmesine gerek yok. Takside yine istediği gibi rahat edebilirler.”