Kartal’da değişim ve dönüşümün mimarı Kartal Belediyesi ile TAK Kartal grubunun 4 yıldır düzenlediği TAK Kamp Etkinliği’nin 4’üncüsü, Türkiye’nin dört bir yanından üniversite öğrencilerinin rekor katılımıyla gerçekleşti. 3 gün süren kampın ilk günü 280 tasarımcı bir araya gelerek Dragos Arkeolojik Kazı Alanı’nda; Zirve, Deniz, Çukur, Merkez, Yeni Merkez (Sanayi), Soğanlık, Yaşayan Sokak, Tarih, Mahalle ve TAK Kondu, TAK Gezici adlarıyla 10 farklı grup oluşturdu. İlk toplantılarını yapan gruplar daha sonra Kartal’ın farklı bölgelerine dağılarak tasarım fikirlerini yerinde inceleme ve tartışma olanağı buldu. Etkinliğin Ada Kartal Hotel’de devam eden ikinci gününde gruplar; “Nasıl bir Kartal, Nasıl Bir Yaşam, Nasıl Bir Proje” soruları üzerinde düşünerek görsel uygulama çalışması oluşturdu. 3. ve son gün ise tasarımcılar Ada Kartal Hotel’de yine 10 farklı grup halinde çalışmalarının neticesi olarak görsel projelerden oluşan bir sunum gerçekleştirdi. Burada her tasarımcı tek tek projesini tanıttı. Sunumların ardından Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz ile TAK Kartal’ın kurucusu ve şehir plancısı Faruk Göksu, 280 tasarımcıya teşekkür ve katılım belgesi takdim etti. “Her şeyden önce Kartal’ı düşündüğünüz için, Kartal’a emek verdiğiniz için Kartal Belediye Başkanı olarak hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum” diyerek sözlerine başlayan Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz’ün yaptığı kapanış konuşmasında “Kartallı olma” vurgusu ön plana çıktı. Aidiyet duygusunu bir hikâyeyle anlatan Başkan Altınok Öz “Göreve geldiğimiz 2009 yılından bu yana ‘Kartal’ı seviyoruz’ dedik. Bunu dememizin temel nedeni aidiyet duygusu geliştirmekti. Kartallı insanlara ‘nerelisin?’ diye soruyoruz, cevaplar hep farklı şehirler... Kartal’da doğmuş, büyümüş, okumuş, gençliğini burada geçirmiş insanların böyle bir aidiyet duygusu yoktu. Çocuklara ’nerelisin?’ sorusunu sora sora, ‘Kartal’ı seviyorum’ dedirte dedirte insanlar ‘Kartallıyım’ demeye başladı. Bu şekilde Kartal’a olan aidiyet duygusunu geliştirmeyi amaçladık. Çünkü biliyoruz ki aidiyet duygusuna sahip insanlar, kentlerine zarar vermez.” ifadelerini kullandı.
“Kültür; sanatla gelişir”
Kartal’ın son dönemlerde ekonomik olarak kalkındığını ve geliştiğini belirten Başkan Altınok Öz, Kartallı insanların da sosyal sınıfının yükseldiğini belirtti. Bu durumun 2009’da başlattıkları değişim ve dönüşümlerin neticesi olduğunu belirten Başkan Altınok Öz, değişimin sanatla tamamlanacağına vurgu yaparak; “Biz binaları değiştirip dönüştürebiliriz; ama ruh veremezsek, o binalar dönüşürken insanları da dönüştüremezsek dönüşümün hiçbir anlamı olmaz. Peki, insanlar nasıl dönüşür? Hep konuşulanlar; kültür ve sanat… Kültür ve sanat olmaz arkadaşlar. Bir kültür, sanatla gelişir. O halde onun adını sanat ve kültür diye ifade etmekte fayda var.” dedi.
“Sizlerin bakış açısı, bizlere katkıda bulundu”
Başkan Altınok Öz konuşmasını şöyle sürdürdü: “Az önce bir grupla konuştuk, çok güzel geri dönüşler aldım. Bunlardan birisi de; sahil boyu yürürken aynı yerde yürüyormuş gibi olması… İşte burada siz öne çıkıyorsunuz. Kenti tasarlayacak, planlayacak olan sizlersiniz. Eğer bu iş sadece peyzaj mimarlarına, park bahçelere kalırsa bütün parkların aynı kimlikte ve kopyala yapıştır şeklinde yapıldığını görürsünüz. O halde onlara bir kimlik kazandırmak tasarımcının işi. Onu da yapacak olan sizlersiniz. Faruk Bey’in söylediği gibi TAK Kartal ile bağlantınızı kesmeyin. Sizlerin bakış açısı bizlere katkıda bulundu. Bunun yanında da değişik üniversitelerden geldiniz, birbirinizi tanıdınız. Birbiriniz ile teması kesmeyin. Geleceğimiz sizlersiniz. Bizler miadını dolduran, Musa Eroğlu’nun türküsünde de söylediği gibi; yolun sonuna gelen insanlarız; ama bu ülkeyi sizler taşıyacaksınız. Bu ülkeyi tasarlayacak olan sizlersiniz. Kazı Alanı’nda söylediğim gibi, kent yöneticileri, planlayıcıları öncelikle o kente zarar vermemelidirler. Bu da sizin elinizde. Ufak bir şey daha söyleyeyim; Kartal değişiyor ve dönüşüyor. Dönüşürken de bazı alanlar, bazı hangarlar bize kalıyor. Geçtiğimiz yıl İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın düzenlediği İstanbul Bienali’nin baş sanatçısı Arjantinli Adrián Villar Rojas’tı. Adrián, bütün eserlerini bizde yaptı. O eserler şu an bir hangarımızda duruyor. Biz bu eserleri Havuzlu Park’ta sergileyeceğiz. İkinci planımız; Sunay Akın ile Masal Müzesi’ni açmak… Çocukluğumuzda dinlediğimiz masalların geçmişini bilmek durumundayız. Bir örnek vermek istiyorum; Anderson hiç New York’a gitmemiştir; ama New York’ta heykeli vardır. Anderson, Türkiye’de yaşamıştır. ‘Gördüğüm en iyi millet Türk milletidir’ diye kendi eliyle yazdığı bir de yazısı bulunmaktadır. Ama biz bunu bilmeyiz. Türkiye’de Anderson ile ilgili ne bir heykel vardır ne de onu hatırlatacak bir eser... Demek ki bizim geçmişi çok iyi öğrenmemiz lazım ki geleceğimizi tasarlayalım.” dedi.
“Ören Bayan’ın müzesini yapacağız”
Kartal Belediyesi’nin yeni çalışmalarından da bahseden Başkan Altınok Öz, Ören Bayan müzesinin müjdesini verdiği konuşmasının devamında; “Yine bilen kaldı mı bilmiyorum; ama hanımlar veya onların anneleri biliyordur. İplik fabrikası şimdi değişiyor, dönüşüyor. İplik fabrikasından kalan bir hangarı Ören Bayan’ın müzesi yapacağız. Makinasıyla, enstrümanlarıyla, o zamanki 1960’lı ve 70’li yıllardaki sinema sanatçıları resimleriyle Ören Bayan reklamları vardı. Bu müzede onları sergileyeceğiz. Ama sadece onların sergilendiği bir yer olmayacak. Aynı zamanda bir buluşma alanını da bu müze alanının içinde yaratmaya çalışacağız. Kartal, Gümüşpınar’da; göremediğiniz bir yerde, resimlerde olan; ama şu an olmayan bir binayı yapmak üzereyiz. Bilmiyorum Gümüşpınar’ın oradaki muhtarlığı gördünüz mü; ama muhtarlığın yanındaki kahvehane tescillidir. Muhtara bir yer yaptırıp orayı boşalttıracağız. Muhtarlık ve yanındaki tescilli Asmalı Kahvehane’yi de Kartal’a kazandıracağız. Dört-beş tane tarihi eseri Kartal Belediyesi olarak satın aldık. Yalnız Anıtlar Kurulu’nda bu süreç uzun sürüyor. Kartal Belediyesi’nin sokağında üç tane tarihi binayı yine biz satın aldık. Bu tarihi binalardan bir tanesinin de yakında yapımına başlayacağız. Kartal’da geçmişi olan herkesi anmaya çalışıyoruz. Her yıl Kartal’da mezarı başında Neyzen Tevfik’i anıyoruz. Kartallı Kazım’ın adına bir meydan yaptık. Kartal’da geçmişi olan bir kişi daha var. O da Deniz Gezmiş’tir. Deniz Gezmiş’in de müzesini yapacağız. Parkasıyla, idam önlüğüyle… Yani geçmişle geleceği insanlarla buluşturacağız. Bu vesileyle bir şey daha söylemek istiyorum; 2009 yılında, 2 Temmuz’da bir pankart astık; ‘Sivas katliamını kınıyoruz. Unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız’ diye. Karşı kesimden tepki geldi. 5 Temmuz’da bir pankart daha astık; ‘Başbağlar’ı unutmuyoruz, unutmayacağız, unutturmayacağız’ diye. 2 Temmuz’un yaşandığı ülke de burası, Başbağlar’daki 33 kişinin öldürüldüğü yer de burası. Benim teröristim iyidir deme şansına sahip değiliz. Kim, nasıl yanlış yaptıysa o yanlışı hepimizin göstermesi lazım.” ifadelerini kullandı.
20 kent 280 tasarımcı buluştu
Kartal’da, mahalleliler ile tasarımcıları buluşturarak yenilik, empati, tartışma ve çözüm ortamı sunmayı hedefleyen TAK Kartal, 4. kez tasarımcıları bir araya getirdi. Kentsel sorunları Tasarım, Araştırma, Katılım yoluyla ele alıp, sosyal değişime duyarlı tasarımlar sergileyen TAK Kamp etkinliğine katılan üniversiteler ise şöyle: Çukurova Üniversitesi (Adana), Amasya Üniversitesi (Amasya), ODTÜ-Bilkent Üniversitesi (Ankara), Alanya Hamdullah Emin Paşa Üniversitesi (Antalya), Balıkesir Üniversitesi (Balıkesir), Abant İzzet Baysal Üniversitesi (Bolu), Uludağ Üniversitesi (Bursa), Pamukkale Üniversitesi (Denizli), Düzce Üniversitesi (Düzce), Sakarya Üniversitesi (Sakarya), Trakya Üniversitesi (Edirne), Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (Eskişehir) İstanbul Teknik- Okan- Maltepe-Yıldız Teknik Üniversitesi (İstanbul), AGÜ-Erciyes-Nuh Yazgan Üniversitesi (Kayseri), Necmettin Erbakan Üniversitesi (Konya), Artuklu Üniversitesi (Mardin), 19 Mayıs Üniversitesi (Samsun), Namık Kemal Üniversitesi (Tekirdağ), Karadeniz Teknik Üniversitesi (Trabzon), Bozok Üniversitesi (Yozgat)