Soylu'dan kaybolan tekneye ilişkin açıklama
Soylu'dan kaybolan tekneye ilişkin açıklama
"Yapılan mülakatlar çerçevesinde teknenin içinde 55-60 civarında kaçak göçmenin bulunduğuna yönelik bir değerlendirmeye ulaşıldı" "Dün itibarıyla 5 kişinin cansız bedenine ulaşıldığı bilgisi kamuoyuyla paylaşılmıştı. Bu sabah bu sayı 6 oldu" "Teknenin 110-120 metre derinlikte olduğu tahmin ediliyor. Yeri henüz tespit edilmiş değil. Sadece battığı bölgenin o derinlikte olduğu konusunda bir değerlendirmesi var ilgili ekiplerimizin"
Sabah saatlerinde Van'a gelen Bakan Soylu, Ferit Melen Havalimanı'nda Vali ve Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Emin Bilmez, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Yüksek Yiğit, İl Emniyet Müdürü Ali Karabağ, kurum amirlerince karşılandı.
Soylu, havalimanında gazetecilere yaptığı açıklamada, 28 Haziran'da saat 18.00'da bir muhtarın ihbarı sonucu Van Gölü'nde bir teknenin battığı haberini aldıklarını söyledi.
- "Teknede 55-60 kişi olduğu değerlendiriliyor"
Medeni ve Servet Aktaş yönetimindeki teknede kaçak göçmenlerin olduğu ihbarının geldiğini belirten Soylu, şöyle devam etti:
"Bunun üzerine arama ve tarama çalışmaları hem havadan hem de göl yüzeyinde hemen başlatıldı. 28 Haziran'da bahsedilen kişilerden Medeni Akbaş ailesini aramak suretiyle kendisinin yüzerek kurtulduğunu ve bir çiftlikte bulunduğunu ifade etti. Bunun üzerine emniyet güçlerimiz, jandarmamız telefon izlemek suretiyle hangi çiftlikte olduğunu buldu ve gözaltına aldı. Ardından Medeni Akbaş'ın çelişkili ifadeleri söz konusu oldu. Bu çelişkili ifadeleri devam etti.
Ama en nihayetinde gerek bulundukları köylerle, muhtarla ve kendisiyle yapılan mülakatlar çerçevesinde teknenin içinde 55-60 civarında kaçak göçmenin bulunduğuna yönelik bir değerlendirmeye ulaşıldı. Bu noktaya ulaşılınca ben de hemen o saatte sayın Cumhurbaşkanımıza bu bilgiyi arz ettim."
- "6 kişinin cansız bedenine ulaşıldı"
Van Valisi, İl Jandarma Komutanı, Emniyet Müdürü, ilgili kurtarma ekipleri AFAD, UMKE ve bunun için yetiştirilmiş JAK timleri ve iki bot timiyle bütün arama kurtarma çalışmalarının başlatıldığını vurgulayan Soylu, şunları kaydetti:
"Dün itibarıyla 5 kişinin cansız bedenine ulaşıldığı bilgisi kamuoyuyla paylaşılmıştı. Bu sabah bu sayı 6 oldu. Hemen sonar cihazıyla burada bir arama taramaya girildi ama cihaz derinlik tespiti açısından yeterli olmadı. Ankara'dan 29 Temmuz sabahı timlerimizle birlikte Row cihazı (su altı görüntüleme) geldi. İlgili teknenin 110-120 metre derinlikte olduğu tahmin ediliyor. Yeri henüz tespit edilmiş değil. Sadece battığı bölgenin o derinlikte olduğu konusunda bir değerlendirmesi var ilgili ekiplerimizin.
Hem Sahil Güvenlik Komutanlığımız hem Deniz Kuvvetleri Komutanlığımızla temasa girdik. Çünkü bir iç gölde ilk kez böyle bir batık arama çalışması gerçekleştirdik. Temennimiz sayının bu kadar yüksek olmamasıdır. Baştan itibaren ilgili kişilerin ortaya koyduğu ifadelerde çelişkili ifadeler söz konusu. Biz tamamen bu çelişkili ifadeler üzerinden tahminen arama tarama çalışması başlattık. Şu anda Medeni Akbaş dahil olmak üzere 11 kişi gözaltında. İlgili köyün muhtarı açığa alındı. Çünkü 27 Haziran akşam saat 22.00 itibarıyla kayıp bilgisi söz konusu. Bize iletilen 20 saat zaman dilimi farklılığıyla ihbar değerlendiriliyor."
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, " Salgın olmasına rağmen Afganistan, Pakistan, İran ve Afrika'dan, sadece Van iline bu yıl, 21 bin potansiyel göçmen baskısı oldu. Bu az bir rakam değil." dedi.
Ciddi bir göç baskısıyla karşı karşıya olduklarını belirten Soylu, 2017'de 175 bin, 2018'de 268 bin, geçen yıl da 454 bin kaçak göçmen yakaladıklarını söyledi.
Salgın olmasına rağmen Afganistan, Pakistan, İran ve Afrika'dan, sadece Van iline bu yıl, 21 bin potansiyel göçmen baskısının olduğunu vurgulayan Soylu, "Bu az bir rakam değil. Salgın var ve toplam 21 bin civarında bir göçmen baskısı. Bunun 16 bini sınırlardan bir şekilde engellenerek alınmadı.
Geri kalan 4 bin 500, sınırları geçtiler, arkadaşlarımız tarafından yakalandılar. Dünyanın, özellikle Afganistan, Suriye, Irak ve bu bölgelere olan duyarsızlığı, gelişmiş ülkelerin çifte standartlı tutumu, maalesef bu ülkelerdeki göç hareketliliğini, özellikle vekalet savaşlarına verdikleri destek, gelir eşitsizlikleri, oradaki yoksulluklara göz kapatmaları, sınırımızda 2011 yılından Suriye iç savaşına olan hakikaten insanlık dışı bakışları, bu sonucu doğuruyor." diye konuştu.
Ölenlerin arasında çocuk, kadın olup olmadığının, arama çalışmaları sonucunda görüleceğini aktaran Soylu, şöyle devam etti:
"Çocukların, kadınların, yaşlıların hayatını kaybetmelerini hiç kendine dert etmeyen bir Batı'yla, bir dünyayla karşı karşıyayız. Bunun yanı sıra Türkiye, bütün vicdanı, merhametiyle bu meseleye el uzatmaktadır. Göçmen kaçakçılarıyla mücadele etmekte ve bunu bitirmeye, sonlandırmaya çalışmaktadır. Afrika'nın uçsuz bucaksız noktalarından Suriye'ye kadar her noktaya elini uzatmakta ve merhametini, insani yardımını ortaya koymakta ve sadece öyle değil, aynı zamanda dünyanın bütün ülkelerine de bu haksızlıklara son verilmesi için gerek diplomatik yönden gerek uluslararası ilişkiler seviyesinde buna el atmaya çalışmaktadır."
Bunun için bir çok platform oluşturulduğunu dile getiren Soylu, "Batı'nın bu noktaya karşı acımasızlığı, çifte standardı ve insanlık dışı bakışları, maalesef Batı'nın bir karakteri olarak 21. yüzyılda ortaya çıkmıştır. Allah onlara da akıl fikir versin, merhamet, insanlık, vicdan nasip etsin." ifadelerini kullandı.
Bakan Soylu, açıklamasının ardından helikopterle bölgede incelemelerde bulundu.