SİNEMANIN KALBİ ESENLER’DE ATMAYA DEVAM EDİYOR

GÜNDEM

Esenler Belediyesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen 5. Esenler Film Festivali, güçlü film seçkisi, ustalık sınıfları ve söyleşi etkinlikleri ile sinema dolu günler yaşatmaya devam ediyor.

Esenler Belediyesi’nin ev sahipliğinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü ve Ziraat Katılım’ın desteği ile gerçekleşen 5. Esenler Film Festivali,  üçüncü gününde yine ödüllü yapımları ve yönetmenleri, ünlü oyuncuları ve sektör profesyonellerini sinemaseverler ile buluşturdu.

Festival kapsamında Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde başrollerini Mürşit Ağa Bağ, Fuat Onan ve Nermin Yılmaz'ın paylaştığı usta yönetmen İsmail Güneş’in Kurban filminin gösterimi yapıldı. Salonu dolduran sinemaseverler, filmi dakikalarca alkış yağmuruna tuttu. Gösterim sonrasında İsmail Güneş ve filmin başrol oyuncusu Mürşit Ağa Bağ, sinema yazarı Rabia Bulut moderatörlüğünde misafirler ile söyleşi gerçekleştirdi.

 

İSMAİL GÜNEŞ:KURBAN FİLMİNDE, TOPLUMUMUZU YANSITIYORUZ

Festivalin 'Aile' temasını kıymetli olduğunu ve filminde de baba-oğul ilişkisini ve şehitlik mertebesini işlendiğini belirten İsmail Güneş, 'Kurban' filmini arkadaşı Yarbay Aytekin Erol'un eline ulaşan bir mektuptan yola çıkarak yazdığını belirtti. Güneş ‘Gerçek hikayeyi anlatıyoruz. Kurban; asker, şehit, baba ve oğul hikayesi. Bizim toplumumuzu ve iç dünyamızı yansıtıyor. Her kesimi etkileyen bir film yaptık’ dedi.

Oyuncu Mürşit Ağa Bağ, izleyicilerden gelen filmde en zorlandığı sahnenin hangisi olduğu sorusuna ise  'Babayı sırtımda taşıdığım sahneydi. Çekim ve tekrarlar bir gün sürünce babayı sırtımda taşımakta hayli zorlandım. Ama oyunculuğun en güzel tarafı da bu, her şekilde zorlanmak ve güçlü olmak zorundasın' cevabını verdi.

ÜNLÜ OYUNCULAR,EKRANA YANSIYAN AİLEYİ KONUŞTULAR

Kurban filminin ardından gazeteci-yazar Muhammed Emre Yapraklı moderatörlüğünde sevilen oyuncular Onur Dilber, Recep Çavdar ve Tuba Erdem beyazperde ve ekranda aile kavramı üzerine panel gerçekleştirdiler.

ONUR DİLBER: 80'LER DİZİSİNİN BAŞARISI SETTE AİLE OLMAMIZDI

80'ler dizisi ile tanınan oyuncu Onur Dilber, ailenin öneminin altını çizerek “Toplumlara dayatılarak, insan psikolojisini etkileyerek 'Ben' denmesi konusunda baskı yapılıyor. Bu nedenle biz kelimesinden çok, ben kelimesini duyar olduk. Bu durum toplumu da aileyi de etkiliyor” dedi. 

80'ler dizisinin on yıl ekranlarda olduğunu belirten Dilber, bu başarının sırrını “Her oyuncu sette ‘bir an önce sahnem bitsin de evime gideyim der' Ama biz 80'ler setinde bir gün bile böyle hissetmedik. 10 yıl boyunca gerçekten aile gibi olduk; hatta aramızda evlenip aile olanlar oldu’ cümleleri ile anlattı.

RECEP ÇAVDAR: KOMPLEKSLİ OLMAYA GEREK YOK

Oyuncu-senarist Recep Çavdar, oyuncuların sahnede doğaçlama yapması ile ilgili gelen soruya “Yerli yerinde olursa çok kıymetli oluyor doğaçlama. Oyuncunun içinden gelerek hissederek yaptığı doğaçlamaları, sezgileri aslında çoğu zaman doğru bir reaksiyonolarak görürüm. Kompleksli olmaya da gerek yok, yeter ki iş güzel olsun. Ama sadece yapmak için olursa, o zaten sırıtır” cümleleri ile cevap verdi.

TUBA ERDEM: 135 DAKİKA KOMEDİ DİZİSİ ÇEKİLEMEZ

'7 numara' dizisinde canlandırdığı 'Armağan' karakteri ile hafızalara kazınan Tuba Erdem, son yıllarda komedi dizilerinin neden çekilmediği sorusuna“Diziler artık öncelikli olarak yurtdışı satışı düşünülerek yapılıyor. 135 dakika komedi dizisi çekilemez. En fazla 60 dakika olmalı” dedi.

Oyuncu olmak isteyen gençlere de tavsiyelerde bulunan Erdem “Türkiye'de oyuncu olmak zor bir iş. Oyuncuların çok kazandığı, el üstünde tutulduğu gibi bir durum yok. 15 bin oyuncu varsa bunların 50 tanesi böyledir. Onların dışındakiler geçim savaşı veriyorlar. Dolayısı ile kolay bir meslek değil. Onun için gençler, oyuncu mu yoksa şöhret mi olmak istiyorlar önce buna karar versinler. Çok okuyup çok çalışsınlar” şeklinde konuştu.

 

SİNAMANIN, SANAT İLE AKTİVİZM ARASINDAKİ YERİ KONUŞULDU

Festivalin bir başka paneli ise Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi’nde,gazeteci Özlem Coşan moderatörlüğünde; ünlü oyuncu ReshadStrik, yönetmen Murat Pay ve gazeteci Turan Kışlakçı katılımıyla düzenlendi. Panelde, sinemanın sanat ile aktivizm arasındaki yeri konuşuldu.

Sinema sosyolojinin ve psikolojinin bir parçası haline geldi diyen Turan Kışlakçı“Her yıldız oyuncudur; ama her oyuncu yıldız değildir. Onların konuştukları büyük etki yaratabiliyor. Sinema, bulunduğu coğrafyanın sınırlarını aşıyor. Bu nedenle, bütün Türk sinemacılara söylediğim bütün dünyaya hitap eden bir dil kullanmaları” şeklinde konuştu.

 

TURAN KIŞLAKÇI: SOSYAL SORUNLARA ODAKLANMIŞ DİZİ VE FİLMLER İLGİ GÖRÜYOR

Türk dizi ve filmlerinin dünyada çok etkili olduğunu vurgulayan Turan Kışlakçı“Brezilya’ya gittiğimde, Ertuğrul ismini çok duydum. Birçok ülkede Ertuğrul dizisi izleniyor” dedi.Sosyal sorunlara odaklanmış dizilerin ve filmlerin daha çok ilgi gördüğünü belirten Kışlakçı, bu konuda Kızılcık Şerbeti ve Kızıl Goncalar dizilerini örnek verdi ve bu dizilerin sosyal meselelere değindiği için ilgi gördüğünü söyledi.

Panelde İslam Ansiklopedisinin hikayesini anlattığı yeni filmi Hep 33 Yaşında hakkında bilgiler veren yönetmen Murat Pay, film için iki buçuk yıllık bir hazırlık yaptığını söyledi.100 aşkın kişi ile görüşmeler yapıldığını belirten Pay, senaryo için ise 6 ay çalıştıklarını vurguladı.

 

MURAT PAY: SİNEMA, POLİTİK MESELELERİ ÇÖZEN BİR MEKANİZMA DEĞİLDİR

Konuşmasından sinemacılar için etrafında olan biten her şey tesir bırakır diyen Pay “Bu tesirlerin ortaya çıkmasını kısa sürede beklemek, sinemacılara haksızlık olur. Sinemayı, politik meseleleri çözen bir mekanizma olarak görmeyi doğru bulmuyorum. Filmler için bir süreç gerekir, anlık duygusal tepkiler yerine zaman ve mekana oturmalıdır. İşte o zaman politik dediğimiz taraf doğuyor ve büyüyor. Sahici hikayelerin de böyle olduğuna inanıyorum. Mesela Suriye’ye bir film çekmek için gittiğimde, hayal ettiklerim ile gördüklerim örtüşmemeye başlamıştı.Dolayısıyla düşündüğüm her şey alt üst oldu orada. Bu nedenle sahaya inmek önemlidir” dedi.

 

RESHAD STRIK: TÜRKİYE, DİZİ VE SİNEMA SEKTÖRÜNDE BÜYÜK İŞLER YAPIYOR

Panel boyunca Türkçe konuşmayı tercih eden ünlü oyuncu ReshadStrik, düzgün Türkçesi ile dikkat çekti. Türkiye’ye gelir gelmez çok sevdiğini söyleyen Strik, Anadolu’nun zengin kültürüne hayran olduğunu vurguladı. Strik, yurt dışında çok kez Türk dizileri ile karşılaştığını, Türkiye’nin dizi ve sinema sektöründe çok büyük işler yaptığını belirtti.

RESHAD STRIK’TEN YILDIZ İSİMLERE ELEŞTİRİ!

Sanatçıların toplumsal meselelere, Filistin ve Suriye’de yaşananlara ses çıkarması gerektiğini vurgulayan Strik, Türkiye’de birçok yıldız ismin bu konularda sessiz kaldığının altını çizdi ve eleştiride bulundu.

5. Esenler Film Festivali’nin ana mekanlarından biri olan Atatürk Kültür Merkezi Yeşilçam Sineması’nda ise gün boyunca film gösterimleri yapıldı.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.