Öztürk Yılmaz; 'Türkiye'yi Kökten Değiştirecek Yenilik Hareketinin Adımlarını Atıyoruz'

GÜNDEM

Yenilik Partisi Genel Başkanı Öztürk Yılmaz’ın katılımıyla Yenilik Partisi İstanbul il kongresi gerçekleştirildi.

Kongrede konuşan Genel Başkan Öztürk Yılmaz, “Yenilik Partisi olarak Türkiye’nin sorunlarını çözmek için yola çıktık. Şu anda Türkiye’de vatandaşın ve esnafın sorunlarını çözecek tek parti Yenilik Partisi’dir” Dedi.

Öztürk Yılmaz; “Türkiye'yi kökten değiştirecek bir yenilik hareketinin ilk adımlarını atıyoruz. Partimiz, bir tercihten değil, halkımızın ortak beklentisi ve ihtiyacından dolayı kurulmuştur. Bu bakımdan, sıradan bir görev ve misyon üstlenmeyecektir. Mevcut olağanüstü şartların gerektirdiği köklü ve dönüştürücü bir misyonu yerine getirecektir. Bu anlayıştan hareketle, programımızda yer verilen öneriler klasik bir seçimde oy devşirmenin ötesinde hedefler gözeterek, halkımızı güncel ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde planlanmıştır. Hedefimiz, 1938’de kesintiye uğrayan Yüce Atatürk’ün başlattığı modern ve güçlü bir toplum ile güçlü bir milli devlet yapılanmasına vücut vermektir.” İfadelerini kullandı.

DİKTATÖRLÜĞÜ YOK EDECEĞİZ! YENİ DÜZEN KURACAĞIZ
Yenilik Partisi Genel Başkanı Öztürk Yılmaz, “Bu memlekette siz nesiniz ya? Bu kavga sonuna kadar gidecektir. Ya siz bizi yok edeceksiniz ya da sizin kurduğunuz bu faşizmi, diktatörlüğü biz yok edeceğiz ve buradan gideceksiniz. ” dedi.

TRT’nin Ajansların ve Ulusal gazetelerin Yenilik Partisini ve kendisini izlemediklerini belirterek sert bir dille eleştiren Yenilik Partisi Genel Başkanı Öztürk Yılmaz, “TRT benim paramı ve vergimi alıyor ve çalışanların paralarını ödüyor ama benim tek haberimi yapmıyor. Anadolu Ajansı ve diğer ajanslar da haberimi yapıyor ama benim resmim yerine Ardahan’ın resimlerini gösteriyor. Ben bir parti başkanıyım ya utanmazlar. Bu memlekette siz nesiniz ya? Onun için bu kavga sonuna kadar gidecektir. Ya siz bizi yok edeceksiniz ya da sizin bu kurdunuz faşizmi diktatörlüğü biz yok edeceğiz ve buradan gideceksiniz. Defolup gideceksiniz, yeter artık. Ne babanızın malı bu ülke ne de siz haşa Allah’sınız, haşa, peygambersiniz. Siz vatandaşın oyuyla gelmiş insanlarsınız ve defolup gideceksiniz.” Sözlerine yer verdi.

TÜRKİYE’DE DEMOKRASİ BİTMİŞTİR
Öztürk Yılmaz, “Millet cinnet geçiriyor. Benim gördüğüm Türkiye’de toplumsal, ciddi, köklü bir huzursuzluk var ve bu huzursuzluğun kaynağı ekonomik sıkıntılar. Hükümetin özellikle bu dönemde halkın yanında olmaması ve halkın zamlarla, vergiler karşısında yalnız kalması halkı cinnete sürüklüyor. Bu hükümet kredibilitesini tamamen tüketmiştir. Şu anda Doğu’da, Güneydoğu’da devletin valileri, kaymakamları AKP’ye çalışıyorlar. Bizim vergilerimizle Valiler ve kaymakamlar AKP’ye hizmet ediyorlar. Bu Valiler, Kaymakamlar artık devletin valisi olmaktan çıkarak AKP’nin valisi olmuşlar. Normal bir demokratik devlette bu olmaz, bu diktatörlüğün olduğu faşizmin olduğu ülkelerde olur. Çünkü tek parti faşizmi vardır. Türkiye’de de Erdoğan maalesef diktatörlüğünü ilan ettiği için demokrasi bitmiştir.” İfadelerini kullandı.

TÜRKİYE AÇLIĞA GİDİYOR, GIDA SIKINTISI OLACAK
Öztürk Yılmaz’ın açıklamalarının devamı şöyle:
“Halk sürekli tehdit ediliyor, huzursuz ediliyor, sürekli mahkûm ediliyor, mecbur bırakılıyor çünkü bu hükümetin sunmuş olduğu sadece tehdit politikasıdır. Şimdi çiftçiyi düşünün. Ben 2 yıldır DevÇiftçi projesi diye küresel, uluslararası, örnek alınacak ve dünya çapında uygulanabilecek bir projeyi açıklıyorum. Peki dinleyen var mı yok? Peki beni dinlemiyorlar da kendileri bir şey yapıyor mu? O da yok. Daha önceki akıl fukarası tarım bakanı gitti bir başkası geldi ama hiçbir şey olmadı. Savaş başlayalı 3 ay geçti, isteselerdi, tarım alanlarını planlayabilir, buğday hasadını, arpa hasadını fazlalaştırabilirlerdi. Dünya pazarına çıkması gereken tahıllar, ihraç edilmesi gereken kurallar, Rus ambargosu ve Rus ablukası nedeniyle bekletiliyor ve dünya gıda krizini konuşuyor. Ben 2 yıl önce açlık krizini duyurarak, dünyanın açlığa gittiğini söyledim. Türkiye açlığa gidiyor, gıda sıkıntısı olacak. Ben bunu konuşurken AKP’den kişiler kayıkçı kavgası ile başka şeyler konuşuyorlardı. Bakın toplum, huzursuz, doğu ve Güneydoğu’da yaptığım gezilerde şunu gördük, insanlar fukaralaşmış, aşırı derecede huzursuz ve bu bir yerde patlayacak hükümete şimdiden duyurayım.”

YENİLİK PARTİSİ DÜNYADA ÖRNEK ALINACAK PROJELER ÜRETİYOR
“Türkiye’de bugün ekonomik krizi yaşıyoruz. Bugün sosyal patlamayı yaşıyoruz. Pandemi sürecinde ilacımızın ve aşımızın olmadığı ortaya çıktı. Peki, bir şey yapıldı mı? Hiçbir şey yapılmadı. Yenilik Partisi milli aşı politikası ve milli aşı üretimini öneriyor. Dünya şu anda gıda krizinden geçiyor. Gıda fiyatları arttı, uçtu. Hiçbir şey yapıldı mı? Hiçbir şey yapılmadı. Yenilik Partisi DevÇiftçi projesini öneriyor. Çiftçilerin bütün girdilerinin devlet tarafından parasız karşılanması ve üretimin planlanmasını öneriyor. Bunlar bir şey öneriyor mu? Hiçbir şey önermiyorlar. Enerji fiyatları arttı, petrol arttı, doğalgaz arttı. fosil yakıtları olan Türkiye’nin bağımlılığı arttı. Petrolde % 93 doğalgazda % 95 bağımlıyız. Peki, bu dışarıya olan bağımlılığı kırmak için yerel bir şey geliştirildi mi? Geliştirmedi. Yenilik Partimiz milli bir enerji politikası öneriyor ve nükleer enerji dahil alternatif enerji kaynakları ile ilgili somut bir paket öneriyor. Yani enerji ucuzlayacak.”

TÜRKİYE ÇIKMAZA SÜRÜKLENİYOR
“Her gün alkol ve sigaraya zam geliyor. Peki buradan toplanan zamlar nereye gidiyor? Alkol ve sigara haram deniyor ama Erdoğan bile maaşını buralardan topladığı vergilerle alıyorlar. Bırakın imamlar Erdoğan da alıyor ve yandaşlarına giden paralar da çoğu vergi olarak buradan kesiliyor, buradan alınıyor. Türkiye bir çıkmazın içerisine sokulmuş sürükleniyor.”

HEPSİNİN ZAMANI GELECEK VE HESABI SORULACAKTIR
“Türkiye’de iki tane medya var. AKP’nin bizim paralarımızla kontrol ettirdiği yandaş medya birinci medyadır. İkinci medya CHP’nin parti parasıyla ve diğer belediyelerden topladığı paralarla kontrol ettirdiği muhalefetin yandaş medyasıdır. İki tane yandaş medyada vatandaşın sorunları var mıdır? Yoktur. Bunlar aynıdır. Başından beri ben söylüyorum, bunlar yıkmadan Türkiye’yi ayağa kaldırmak mümkün değildir. Erdoğan, gençleri topluyor, gençlik şöleni diye Adana’da otobüslerde gençleri taşıyor, kandırıyorlar. Milleti ve bizim aleyhimize kampanya yaptırıyor. Biz bunu kınıyoruz. Muhalefete dönüp baktığımızda ise Kılıçdaroğlu Maltepe’de bütün belediye otobüsleri ile adam topluyor. Yine kendi propagandasını yapıyor. Bunları iktidardan söküp ve muhalefetten temizlemek gerekir. Bunlar medyalarda bizim haberlerimizi yaptırmazlar. Çünkü bunlar gerçekten başımızın püsküllü belalarıdır. Bunlar alternatif bir sesin duyulmasını asla istemezler. Bu medyada bizim sesimiz yer almıyor. Bu medya bize kördür, sağırdır. Bu medya bizim resimlerimizi bile koymayacak kadar acizlik içindedir. Bunların hepsinin zamanı gelecek ve hesabı sorulacaktır.”

ERDOĞAN VE KILIÇDAROĞLU’NUN SOSYAL MEDYA HESAPLARI KAPATILMALIDIR
“İktidarın medyası gibi muhalefetin de medyası en büyük faşist medyadır. Medya üzerinden resmen zehir kusup halkı resmen isyana teşvik ediyorlar. Halkı aptal yerine koyuyorlar hatta halkı davar yerine koyuyorlar. Siz resmen medyada faşizm uyguluyorsunuz. Bakın bir de utanmadan yalanın, iftiranın, çarpmanın kol gezdiği bu mecralarda Twitter’dan, İnstagram’dan, Facebook’tan, Youtube’dan ve diğer kanallardan yardım bekliyorlar. Erdoğan ve Kılıçdaroğlu’nun kesinlikle sosyal medya hesaplarının kapatılması gerekir. Bakın açıkça söylüyorum, Erdoğan ve Kılıçdaroğlu’nun sosyal medya hesaplarının kapatılması lazım. Neden? Çünkü Türkiye’deki normal medyayı yok ettiler, demokrasiyi yok ettiler, ifade hürriyetini yok ettiler. Kendi yandaşlarının dışında hiç kimseye söz hakkı tanımadılar ve bunlar insanı davar yerine koydular. Ve kesinlikle yalan algıdan oluşan bu hesapların trolleri ile kapatılması lazım.”

BİZ BUNLARIN UŞAKLARI DEĞİLİZ
“Bu Meclis’te muhalefet yoktur. Bu Meclis’te resmen Türkiye’de faşizmin savunan partiler vardır. Tek adam yönetimini savunan partilerin de tek adam yönetimi ve ülkede tek adam yönetimini savunan, onu köleleştirmek isteyen partiler vardır. Bu memlekette ifade hürriyeti yoktur. Bu memlekette adalet yoktur. Bu toplum bunların babasının malı değil. Biz bunların uşakları değiliz. Bu memleket bunların mahkûmu değil, mecbur değil.”
 

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.