Sırtındaki deri mont, bir anda ona ağır gelmeye başlamıştı. Omuzları çöküyor, elleri titriyor ve her şeyi değişiyordu sanki... Ama bedeni çökerken, içinden başka bir şey, yavaş yavaş ayağa kalkıyordu. Âdeta yılanın deri değiştirmesi gibi, ruhu bedeninden ayrıldı ve insanlara bakmaya başladı. Fotoğraf makinesiyle zum yapıp detaya iner gibi her şey o kadar ayrıntılı görünüyordu…